Tam da Avrupa Birliği ilerleme raporunun açıklanacağı bir dönemde; amacı Avrupa Birliğine üye olmak isteyen Türkiye’yi zora sokmak ve turizmini baltalamak olan York Düşesi Ferguson’un (Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’nun deyimi) aklına çok önemli bir fikir gelir…
Başparmağı ile orta parmağını şaklatarak ‘‘Buldum’’ Der…
Allahtan Arşimet’in banyo yaparken, suyun kaldırma gücünü bulduğunda
‘Evreka, Evreka (Buldum, buldum)’ diye çıplak vaziyette koşturduğu gibi ortalıkta koşmaz…
Sadece yanına aldığı televizyon ekibi ile İngiltere’den yola çıkar, ver elini Romanya ve Türkiye… (Galiba Romanyalılara da gıcık, gerçi onlar AB’ye girdi. Ama kim bilir, vardır bir bildiği)
Ferguson, Türkiye’yi karalamak için önemli ama çok önemli bir şey bulmuştur… Zihinsel engelli çocukların ve yetişkinlerin kaldıkları yuvalarda ki yaşamları…
Devlet bakanı Nimet Çubukçu’ya göre, ‘‘Aslında gerçekte hiçbir sorunu olmayan yuva sakinlerinin’’ tıpkı gerilim filmlerinde olduğu gibi ellerini bağlarlar ve hatta kuruma ait olup olmadığı netlik kazanmayan, gerçeği yansıtmayan ve siyasi içerikli gizli çekim yaparlar.’’
Gizli çekim için çocukların ellerini bağladıkları esnada yuva da çalışan görevliler nerde diye sormayın sakın. Bu kadar organize gelen ekip onların içtiği çaya uyku ilacı atmayı düşünmüştür herhalde(!)
Aslında bu hikâye çok bize tanıdık geliyor. Huzur evinde dayak yiyen yaşlıların gizli kameraya alınmasından yola çıkarak film bile yaptık.
Hatta ve hatta Malatya çocuk yuvasında kalan 0- 6 yaş grubu çocukların bakıcı anneler tarafından dövülürken çekilen gizli kamera görüntülerini de gördük. Sonra ne oldu? Devlet Bakanı Nimet Çubukçu görüntülerin kanını dondurduğunu söyleyerek, olaya müdahale etti. Birkaç kişi işten uzaklaştırıldı ve sonra her şey unutuldu…
***
Mamafih Ferguson’un gizli yollardan girerek, gizli gizli çekimler yapması yanlıştır(!)
Bu yaptığı çok büyük bir skandal ve çok büyük bir diplomatik hatadır (!) Hâlbuki öyle gizli gizli geleceğine, nereleri ziyaret edeceğini haber verseydi de oraları iyice temizleyip, boya badana yapsaydık, bando neyin hazırlayıp, koçlar kesseydik, uçaktan inerken kırmızı halı serseydik daha iyi olmaz mıydı?
Övünmek gibi olmasın bugüne bugün ülkemizde, Obama 44. Amerikan başkanı oldu diye 44 tane koç kesen köyümüz bile var. (Ne alaka ise)
Ah Ferguson ah, bunları araştırıp ta geleydin ya!
Kuaföre gitmek, bin dolarlık kırmızı topuklu siyah ayakkabı almak, opera, sergi ve dünyayı dolaşmak varken nerden aklına geldi ülkemizde ki zihinsel engellilerin durumunu öğrenmek…
***
İngilizler, başkente sadece beş kilometre uzaklıktaki bir yerde, ülkemizin AB standartlarından ne kadar uzak olduğunu gördüklerini ve şok olduklarını söyleyince, Kadın ve Aileden sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’dan anında yanıt geldi…
‘‘Türkiye dünyadan kopuk değil ve uluslararası tüm kuruluşların denetimlerine açıktır.
Yakın bir zamanda Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi rehabilitasyon merkezlerini gizlice denetledi ve eksikleri olmakla birlikte uluslararası standartlara uygun hizmet verildiğini gözlemledi.’’ Dedi…
Her ne kadar İngilizler Türkiye’de gördükleri ile şok olsalar da, biz her zaman olduğu gibi bir-iki üzülüp, olayların üzerini kapatıp, görmezden geleceğiz.
Devlet Bakanımız Nimet Çubukçu ‘‘Velev ki gizli çekimler esnasında- ki bu mümkündü- özürlülerden biri üstünü çıkarmadı. Yoksa bu görüntüler yayınlansa idi, hiçte insani olmayacaktı.’’ Dedi…
Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Nimet Çubukçu’nun bu sözleri yayınlanan bütün görüntüler insani, çıplaklık insani değil anlamına mı geliyor? Yoksa Bakanımız pot üstüne pot mu kırıyor? Varın siz karar verin!
* 13 Kasım 2008 Bizim Kocaeli Gazetesi haftalık köşe yazısı
* 13 Kasım 2008 Bizim Kocaeli Gazetesi haftalık köşe yazısı
