Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Bir türlü anlayamıyorum...



İki gün önce yurt genelinde tüm doktorlar; Akp hükümetinin  ‘‘Ya hastane ya muayenehane’’ tercihini getirecek olan tam gün yasa tasarısına tepki olarak iş bırakma eylemi yaptılar...
Bu eylemi gerçekleştiren başta Türk Tabipler Birliği olmak üzere tüm sağlık çalışanlarının örgütleri, tam gün yasasının sağlık hizmetleri konusun da getirdiği değişiklikleri kabul etmemekte kararlı gözükseler de dün TBMM genel kurulunda, tasarının birinci bölümünün dokuz maddesi kabul edildi bile...
...
Birçok kişinin çocukluk hayalidir doktor olmak aslında...
Ancak üniversite sınavında ilk binlerin içine girmek, altı yıllık tıp fakültesini bitirmek, fakülte bittikten sonra en az dört yıl ihtisas ve mecburi hizmet yapmakta kolay iş değildir...
Hele sonrasın da; sürekli eğitim programları, yoğun bir koşuşturma, nöbetler,  tüm bunların karşılığında ise komik bir maaş...
Yaşamlarını sürdürebilmek, sosyal hayatın içinde olabilmek için ek işler aramaya başlar doktorlar; ya muayenehane açarlar ya da iş yeri hekimliği yaparlar ve nerdeyse hiç zamanları kalmaz. Ülkemiz de en çok çile çeken meslek gruplarından biri de doktorlardır aslında...
Tam gün yasa tasarısı ile ilgili internetten haber yorumlarına bakarken şunu fark ettim: Yorumculardan birçoğu doktorlardan hiç hoşlanmıyor, hatta ellerinde olsa bir kaşık suda boğacaklar.
Böyle düşünmeleri için belki haklı sebepleri, hastanelerle ilgili kötü hikâyeleri olabilir ama bunu, hükümetin yanlış politikalarına değil de doktorlara yormaları ilginç geldi bana...  
AKP’nin sağlıkta dönüşüm programı adı altında yaptığı politikaların, halkın değil de sermaye sahiplerlerinin işine yarayacak şekilde olduğunun; birkaç yıldır özel hastane zincirlerinin kurulduğunun ve bu zincirlerin sahiplerinin kimler olduğunun farkında bile değiller.
 Varsa yoksa doktorlar...
...
Tam gün yasası konusunda ise doktorların ikiye ayrıldığını görüyorum.
Özellikle üniversite öğretim görevlileri tam gün yasasının haklı gerekçeleri olduğunu düşünüyor. En çok mağdur edildiklerini düşündükleri konu ise özlük hakları...
Ancak kamunun özel muayenehanelerden ve laboratuarlardan hizmet alma konusunu dile getiren pek yok gibi...
 Gerçi Türk Dişhekimleri Birliği bu konu ile ilgili başbakanla ve ilgili bakanlarla görüştü. Başbakanla görüşmelerinin üzerinden 463 gün geçmesine rağmen hiçbir sonuç yok ne yazık ki!
Hâlbuki özel muayenehanelerin ve laboratuarların da Genel Sağlık Sigortası (GSS) kapsamına alınması gerek dişhekimleri ve doktorların, gerekse hastaların yararına olacaktır. Hükümetin bu konuyla ilgili düzenleme yapmaması, binlerce muayenehanenin kurulması için harcanan paraların çöpe atılması ve istihdam edilen birçok kişinin işsiz kalması demek değil midir?
Yeni özel hastanelerin ve tıp merkezlerinin kurulması kamu kaynaklarının boşa harcanması  değil midir?
Hastaların hastanelerde uzun kuyruklar da beklemesi yerine, muayenehanelerden hizmet alması daha mantıklı değil midir?

Öyleyse AKP hükümeti neden muayenehane ve laboratuarlardan hizmet almak istemiyor
ve vatandaşlar bu konuda neden seslerini çıkarmıyor? Bir türlü anlayamıyorum... 

* 21 Ocak 2010 Bİzim Kocaeli GAzetesi haftalık köşe yazısı