Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Türkiye silahlanıyor mu, silahsızlanıyor mu?




Çocukluğum küçük bir kasabada geçtiği için köy yaşamını, bahçe işlerini çok severim...

İtiraf etmem gerekirse; ağaç- çiçek, sebze dikmeyi, ot yolmayı, çapa yapmayı, ev işlerine

tercih ederim. Bu işler beni hiç yormaz, tam tersi dinlendirir...

Genellikle eşimle; yoğun iş yaşamından fırsat bulduğumuz her anı, evimizin mütevazı

bahçesinde rutin işleri yapmakla geçiririz...

Geçtiğimiz hafta sonu da; havanın serinlemesini fırsat bilerek bahçemizde çalışıyorduk ki;

peş peşe atılan silah sesleri ile irkildik...

Oturduğumuz beldede zaman zaman; ama çoğunlukla yarısı duyduğumuz silah sesleri,

bu defa gündüz gözü ve durmaksızın atılıyordu.

Belli ki bir düğün vardı ve silah sesleri bu kadar uzadığına göre kalın birinin düğünüydü!

Tıpkı üç hafta önce yazdığım köşe yazımda ki düğün için yol kapatanlar yazısında olduğu 

gibi...

(Bkz: http://www.bizimkocaeli.com.tr/MuzeyyenTANhlanıyo/1799/Dugunicinyolkapatilirmi_.html)

***

Bizim ülkemizde düğünler de, asker uğurlamaların da; sadece yol kapatmak, trafiği ihlal

etmek, korna çalarak bütün mahalleyi ayağa kaldırmak yetmez...

Aşka gelen herkes, bulduğu silahla rast gele ateş edebilir ve bu kör kurşunlardan bazıları da,

her yıl yüzlerce masum insanın ölümüne sebep olabilir...

Gerçi son günlerde düğün-dernek, asker uğurlamaları dışında eline silah alan;

çoluk-çocuk demeden katliam yapmaya,

güpegündüz sokak ortasında silahlı çatışmaya girmeye,

cinnet geçirip ailelerini kurşuna dizmeye,

minnacık çocuklar bile annelerini öldürmeye başladı... 

Bu gözü dönmüş insanlar, bu silahları nereden buluyorlar?

Yapılan araştırmalara göre; sokaktaki her on insandan birinde silah olduğu söyleniyor.

Kimlerin, hangi meslek guruplarının silah bulunduracağı ya da taşıyabileceği yasayla

belirlendiğine göre:

Yedi milyon silah nerden geliyor? Türkiye kaçak silah cenneti mi?

Bu soruyu geçtiğimiz pazartesi günü ‘Deşifre’ adlı televizyon programı sordu ve yanıtını şok

eden gizli kamera görüntüleri ile verdi...

Silah satın almak isteyen müşterileri bulmak için internette reklâm veren silah simsarları ile

buluşup nasıl pazarlık yaptıklarını gösterdi...

Bu televizyon programına göre (doğru ya da yanlış bilmiyorum);

 istenen parayı bastıran herkesin  -sabıkalı olsa bile-  silah sahibi olabileceğini,

mermi sayısının sorun olmayıp, çuvalla alınabileceğini,

psikolojik rahatsızlığı olsa da,  ilaç kullansa da silah ruhsatı almak için gerekli olan sağlık

raporunun alınabildiğini gizli kamera görüntülerini hep birlikte izledik...

Ben kendi adıma dehşete kapıldım...

***

 İçişleri Bakanlığı’nın bireysel silahlanmanın önüne geçebilmek için hazırladığı yasa

tasarısı olduğunu biliyorum. Bakalım bu yasa tasarısı silaha ulaşabilirliği zorlaştıracak mı?

Önüne gelen herkes silah ruhsatı alabilecek mi? Hep birlikte göreceğiz...

***

Silahı oldum olası sevmem. Hatta oğluma oyuncak silah bile almadım.

(Gerçi şimdi oynadığı bilgisayar oyunlarında silahların alası var ya neyse!)

Her ne amaçla olursa olsun; ulu orta ateş edenlere de çok kızarım.

Silahın Türk toplumundaki sosyolojik, ateş edenlerin psikolojik durumlarına da

girmek istemiyorum.

Biz ailecek silah sesi duyduğumuz da, görevimizi yapıyor;

yetkili makamları arayıp bilgilendiriyoruz. Size de tavsiye ederim... 

* 6 Ağustos 2009 Bizim Kocaeli Gazetesi haftalık köşe yazısı