Düğün için yol kapatılır mı?

Birkaç gün önce işyerimden çıkıp evime giderken, evime bir kilometre kala çok büyük bir kalabalığın yolu kapattığını gördüm. 

Az önce yanımdan iki tane ekip otosu geçtiği için, büyük bir olayın olduğunu düşünüp, telaşlandım.

Mutlaka bir yangın, ölümlü bir kaza ya da kavga olmalıydı ki bu kadar insan caddenin ortasındaydı.

Yol tamamen insanlarla dolu olduğu için, geçmek kesinlikle mümkün değildi. Yolun devamını göremediğim için, arabayı kenara çekip yol kenarındakilere: ‘‘Yol kapalı galiba?’’ Dedim. ‘‘Evet abla. Şu taraftan gidebilirsin’’ diye yolumu birkaç kilometre uzatan tali yolu gösterdiler. Ben yine yangın, kaza, kavga vs. olmuş düşüncesiyle, tali yola saparak evime ulaştım.

***

Ertesi gün komşumdan öğrendim ki belediye de çalışan birinin düğünü varmış ve yolu o nedenle kapatmışlar. Komşum da yolun kapandığını görünce sormuş ve düğün için kapatıldığını öğrenince: ‘‘Böyle saçma şey olur mu, düğün için yol kapatılır mı? Dediğinde,  ‘‘Abla burası tali yol’’Demişler.

Tali ya da anayol fark etmez, hiç düğün için yol kapatılır mı? Kırk yıl düşünsem aklıma gelmez…

Belki de düşünen olur ama cesaret edemez. Ama belediye de çalışınca demek ki işler değişiyor…

Düğün sahibi kimdir, hangi belediye de çalışıyor? Bilmiyorum, bilmekte istemiyorum ama babamın oğlu bile olsa, böyle mantıksız bir olaya göz yummam mümkün değil…

Kim olursa olsun, nerede çalışırsa çalışsınlar bulundukları konumu, mevkii çıkarları için kullananlardan hiç hoşlanmam.  

Ne demek belediye de çalışıyorum diye herkesin geçme hakkı olan yolu kapatmak? Bu nasıl bir bencillik, bu nasıl bir rahatlıktır? On metre uzaklıkta kültür merkezi adıyla yapılan düğün salonu varken, yolu kapatmak niye?

Şimdi ‘‘Düğün salonu tutmak için paraları yoktur’’ diye düşünebilirsiniz, benim de aklımdan geçti ama bu durum yinede yol ortasında düğün yapma hakkını kimseye vermez.

Hiç değilse çıkmaz bir sokak ya da paraleli olan bir sokak tercih edilseydi...  

Ya bundan sonra düğünü olan herkes bu olayı emsal gösterip yolu kapatırsa ne olacak?

Üstelik bu düğünde sadece yolu kapatmakla kalmayıp, bol miktarda silahta atılmış...

 Düğünler de ya da sair günlerde silah atan kişileri sıfatlandırmak istemiyorum ama sormadan geçemeyeceğim. Atılan bu silah seslerini sadece biz mi duyuyoruz? Yetkili kişiler duymuyorlar mı? Kafasına esenin silah atmaması için bir yaptırım yok mu?

Birkaç gün önce Nusretiye Köyü’nde bir düğünde kaza kurşunu ile gencecik bir hayat daha söndü. Evlenen çiftin en mutlu günü, kâbus oldu.

Evlenirken aile kurmanın mutluluğunu, sevincini dost ve akrabalarla paylaşmak kutlamak çok doğaldır ancak kimseyi kırmadan, incitmeden, rahatsız etmeden yapılmalı…

Benim evime biraz geç ulaşmam, yolumu uzatmam çok önemli değildi ama kalp krizi geçiren birine yetişmek isteyen ambulansın gecikmesi önemli olabilir değil mi?

Bir arada yaşamayı, birbirimizin hak ve özgürlüklerine saygı duymayı öğrenmeliyiz. Kendi özgürlüğümüzün bittiği yerde başkalarının özgürlüğünün başladığını unutmamalıyız... 

* 16 Temmuz 2009 Bizim Kocaeli Gazetesi haftalık köşe yazısı