Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Yerim ihale kanununu…

Büyükşehir Belediye Meclisi, geçen hafta, ekim ayı olağan toplantısını yaptı…
 Eğer şehir dışında değilsem, eğrisiyle doğrusuyla kentimizi yönetenlerin çalışmalarını izlemek için mutlaka Büyükşehir Meclis Toplantılarına katılırım...
Aklıma gelmişken sorayım... Yerel seçimlere çok az bir zaman kaldı. Kenti yönetmeye talip birçok aday adayı halkın nabzını yokluyor, kulis çalışmaları yapıyor, basın yoluyla tartışıyor, söz düelloları yapıyor da, neden meclis çalışmaları ile ilgilenmiyor? 
Sahi, neden hiç kimse meclis toplantılarını takip etmiyor?
***
 Toplantı da, CHP grubunun hazırladığı soru önergelerinden en çok ilgimi çeken, Büyükşehir’in Kanal 24’e ve Star Medya’ya reklam için ödediği astronomik paralardı.
Adını ilk defa duyduğum, Kanal 24’e ödenen net rakamı öğrenemedik. Çünkü İlyas Şeker soruyu geçiştirdi. ‘‘Kocaeli sanayiye doydu. Dolayısıyla bizim kültüre ve turizme yönelmemiz lazım. Bizde turizm bölgelerimizi tanıtmak için ulusal basını kullanıyoruz’’Dedi ve rakam vermedi…
 Aklımdan hızla:‘‘Kanal 24’ü kaç kişi biliyor ve izliyordur acaba?’’ ‘‘Kentimizin bütün eksikleri bitti de tanıtım için ulusal basına reklam mı veriyoruz ?’’ ‘‘Turizm kenti olmaya çalışıyorsak, yol, kanalizasyon, bina yapımı sırasında ortaya çıkan tarihi eserleri, neden anında yok ediyoruz?’’ ‘‘Turizm sadece denize girmek, güneşlenmek, doğa da yürümek, kültür çalışmaları da düğün dernek için kültür merkezleri yapmak mıdır?’’gibi sorular geçti. Dikkatimi toplantıya verdiğimde; bu seferde Büyükşehir Belediyesinin yayın organı olan ‘‘Kırkbir Gazetesi’’ ihalesini kazanan Star Medya Grubunun ihalesinde usulsüzlük yapıldığından bahsediliyordu…
İlyas Şeker’in ‘‘Hüseyin bey beni hangi konularda sıkıştırır? Hangi konularda soru önergesi verir? Diye dün basına baktım. Bu konuda soru önergesi vereceğini öğrenince, dersime çalıştım geldim’’ diyen, alaysı tavrı hiç hoşuma gitmedi...
Kenti yönetmeye talip olmuş ve seçilerek bu görevi üstlenmiş her üyenin toplantılara dersine çalışarak gitmesi gerekmiyor mu zaten?  Boş boş gidecek halleri yok ya!..
İlyas Şekerin dersine çalıştığı konu: Star medya grubunun kazandığı ihale…
(Kanal 24 ile ilgili sorunun geleceğini öğrenemediği için o konuya çalışamamış sanırım!)
CHP’nin yanıtlanmasını istediği soru: söz konusu şirketin ihaleye katıldığı esnada vergi borcu yoktur belgesini ihale dosyasına iliştirmediği için ihaleye fesat karıştırma, usulsüzlük.
Bir vatandaş ve bir kentli olarak benim hakkım: belediyelerin yaptıkları hizmetleri gazete, televizyon, broşür, pano vs. ile duyurması ile değil, bizzat yaşayarak, hissederek öğrenmek...
***
Halka hizmet etmek belediyelerin asli görevi değil mi? Eğer gerçekten anlamlı ve kalıcı bir hizmet yapıldıysa, zaten gözle görülür, hissedilir. Bunu basın yoluyla, reklam panolarıyla duyurmak için trilyonlar harcamaya ne gerek var? Yıllık 1 milyon beş yüz bin YTL yi  - eski parayla bir buçuk trilyon- bunun için harcamak tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemek değil mi?
Bu davranışın altında yatan gerçek amaç nedir? Siyasi yatırım mı, birilerini zengin etmek mi ya da her ikisi birden mi?
Ey Kocaeli Büyükşehir Meclis üyeleri, ‘‘Hizmetlerimizi size duyurabilmek için trilyonluk reklam harcamaları yapalım mı, yapmayalım mı?’’ Diye, anket düzenleyip biz vatandaşa bir sorun bakalım. Kaç kişi ‘‘Evet, evet harcayın. Çok iyi olur.’’ diyecek? Kaç kişi dolaylı olarak kendi cebinden çıkacak bu parayı havaya atmak isteyecek?
Bu harcamalara ‘‘reklam’’ değil, ‘‘hizmet tanıtımı’’ diyorsunuz. Hadi biz, reklam değil tanıtım olduğunu kabul edelim. Algılama eksikliğimiz olduğu için de yapılan hizmetleri göremedik, tanıtımlarınız sayesinde öğrendik diyelim…
Bari ihaleyi ille de yandaşınıza verebilmek için yasayı delmeseydiniz. Vergi borcu olduğu için ihaleye girme yeterliliği olmayan bir şirkete ihaleyi vererek, kafamızı karıştırmasaydınız… Yasayı delmedik, o yasa zaten değişmişti dediğinizi duyar gibi oluyorum. Haklısınız AKP iktidara geldikten sonra Kamu İhale Kanunu’nu o kadar çok değişti ki, hızına siz yetişemiyorsunuz. Biz vatandaş olarak ne yapalım…
 Aslında zırt pırt yasaları değiştirmeye, kafaları karıştırmaya ne gerek vardı. Başkan Karaosmanoğlu’nun ‘‘Yerim kıyı kanununu’’ dediği gibi, ‘‘Yerim ihale kanununu’’ der işin içinden çıkardınız…

* 23 Ekim 2008 Bizim Kocaeli Gazetesi haftalık köşe yazısı