Hele ki havaların soğuduğu kış aylarında, barınacak
yer, yiyecek ve su bulma zorluğu çeken
hayvanlara sahip çıkmak;
Soğuktan donmamaları, açlıktan ölmemeleri için önlem almak
suç mu?
Son hızla betonlaşan şehirlerimiz gibi, yüreklerimiz de mi
betonlaşıyor?
Bu sorular, hem evinde kedi besleyen hem de sokağında ki
kedilere elinden geldiğince mama ve barınak sağlamaya, veteriner bulmaya
çalışan bir arkadaşımla konuştuktan sonra aklımdan geçen sorular...
***
Belki siz de sokak hayvanlarına duyarlı birisinizdir ya da
sokak hayvanlarına duyarlı olan tanıdığınız arkadaşlarınız vardır.
Ama sokak hayvanlarını beslediğiniz için, kimse arabanızın
lastiğinin kesti mi, arabanızı çizdi mi?
Üzerinize yürüyüp, sizi tehdit etti mi?
Bu nedenle, mahkemelik oldunuz mu?
Hatta evinizi satmayı düşündünüz mü?
***
Sebep: Apartmanın
önüne sokak kedilerinin yemeleri için bıraktığı kuru mamalar.
Neymiş efendim?
Kediler mama yemek için geliyorlarmış, mama yedikten sonra ortalığı
pisleyip gidiyorlarmış!
Bilen bilir.
Kediler çok temiz hayvanlardır…
Yemeklerini yedikten sonra kendilerini temizlerler;
yavruları varsa, yavrularını temizlerler.
Hacetlerini giderdikten sonra, toprakla üzerini kapatırlar.
Eğer ortalığı kirli bırakıyorlarsa, ortalıkta toprak
kalmadığı için olabilir mi acaba?
Yani biz insanoğlunun doğayı yok etmesi, dengesini bozması
yüzünden!
Ülkemizin her yerinde sokaklarda yaşam savaşı veren binlerce
sahipsiz sokak hayvanı var.
Hayvanları Koruma Yasasında yapılan değişiklikler de, ne
yazık ki yeterli değil.
Sokak hayvanlarını barınaklara tıkmak çözüm değildir.
Komşusunun, sokak hayvanlarına yemek verip vermediğini
gözetleyip, şikayet etmek için can atmakta!
***
***
Sokak hayvanları için yerel yönetimlere çok iş düşüyor ama
en çok ta, betonlaşmamış yüreklere!