Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Ev alma komşu al!

“Ev alma komşu al” demiş ya Atalarımız, ne kadar da doğru söylemiş.
Ne yazık ki artık o eski komşuluklar kalmadı şehirlerde;
Hatta belki de köylerde de…
(Evine gelen misafirleri ağırlamak için, saçını süpürge eden, kendini başkalarının hizmetine adamış tanıdıklarımızdan özür diliyorum. Onların yeri ayrı ama istisnalar kaideyi bozmuyor)
***
Ne yazık ki, komşuluk ilişkilerimiz, her geçen gün azalıyor...
Mesela bir apartmana taşınıyorsunuz, 5 yıl oturduktan sonra oradan ayrılıyorsunuz;
Değil mahalledekiler, aynı katta ki komşularınız bile fark etmiyor, mahalle muhtarından başka…
Ya da yeni taşındığınız evin kapısı çalınıyor, açıyorsunuz.
O eskiden olan, börekli, kekli  “hoş geldiniz, bir ihtiyacınız var mı?” ritüelleri yerine,
 “Komşunuz şikayet etti, gürültü yapıyormuşsunuz. Tutanak tutacağız” diyen zabıta memuru ile karşılaşıyorsunuz!
Tadilat için izin almışsınız, kurallara uyuyorsunuz ama tahammülü yok insanların size
 Gerçi sizin kadar duyarlı davranmayan, gece yarısına kadar gürültü yapan muktedirlere, sesini çıkartmadıkları için dudağınızı ısırıyor, susuyorsunuz(!)
***
Asansöre birlikte bindiğin kişinin ekşi suratını görünce;  
hasbelkader yurt dışına gittiğinizde hiç bilmediğiniz, bilseniz bile hiç tasvip etmeyeceğiniz bir din ya da mezhepte ki insanın, sizi tanımadığı halde güler yüzle“merhaba”  demesi aklınıza geliyor.
Sonra maaşını verenlerden biri olduğunuz halde size saygısızlık, ukalalık yapan apartman görevlisi…
“Ya sabır” diyorsunuz.
 ***
Sahi ne oldu, o eski komşuluk ilişkilerine?
Yoksa bir şarkı da dendiği gibi “O komşuluklar(sevgiler) ki yoktular, onlar sadece ümitlerimiz miydi?”
Nüfusun hızla artması;
Örf ve adetlerimizin, hızla unutulması;
Kıskançlıklar, hırslar, çekememezlik miydi?

Birbirimize olan ilgisizliğimiz, duyarsızlığımız…
***
Her ne olursa olsun…
Bir çivi çaktığınız da sizi şikayet eden komşularınıza kızmayın, hatta minnettar olun.
Zira hepimiz, bayram tatiline giderken, iki aylık bebeğini emanet edecek komşusu ya da arkadaşı olmadığı için evde bırakan öğretmen annenin dramını öğrendik...
En ünlü mimar ve mühendislerin yaptığı evlerde bile, sifon çekildiğinde diğer dairelerden duyulduğunu biliyoruz. Sesimizi biraz yükselttiğimizde de!
Eğer öğretmen hanım, bayram tatiline gitmeden önce, bebeğinin canına kıymadı ise, açlıktan ağlayan bebek sesini duymayan apartman sakinlerine, pes diyorum!