Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Takdir sizin!

                                                                                                                                    
Hatırlıyor musunuz?
Birkaç ay önce yerel basında, “Körfez Hastanesi kapatılıyor mu?” diye bir haber çıkmıştı.
Bunu duyan Körfez halkı; hastane önünde, pankartlı eylem yapmıştı.
Hükümet sözcüleri de; böyle bir durumun söz konusu olmadığını, Körfez Devlet Hastanesi’nin kapatılmayacağını, Derince Araştırma Hastanesi’ne bağlanarak, daha kaliteli hizmet alınacağından bahsetmişti. “O günden bugüne ne değişti?” diye, merak ettiniz mi hiç?

***
Körfez İlçesinde yaşamıyorsanız, aklınızın ucundan bile geçmemiştir.
 “Aman, bunca derdin arasında, Körfez Devlet Hastanesinin açılmasının ya da kapanmasının ne önemi var ki?” diyebilirsiniz.  
Ancak Körfez’de yaşıyor olsanız ve ciddi bir sağlık sorunu ile karşı karşıya kalsanız, aynı şekilde mi düşünürdünüz?
 Örneğin, siz ya da bir yakınınız kalp krizi geçirdiğinde, 6 dakikada acil müdahale yapılamazsa eğer, beyin ölümünün gerçekleştiğini düşünürsek, yakınlarda bir yerlerde bir hastanenin olması sizce önemli mi?
Sadece kalp krizi değil; aklıma ilk etapta gelen beyin kanaması, yaralanma, yanma, doğum, diş ağrısı vb gibi acil durumlarda; hastane ne kadar yakınsa, o kadar iyi değil midir?
Haklısınız, insanın aklına hemen “Sanki her yerleşim biriminin yakınında hastane mi var?” diye geliyor. Çok doğru ancak var olan bir hastaneyi, atıl hale getirmektense, kapasitesini artırmak daha anlamlı değil mi? Üstelik birçok sanayi kuruluşunun olduğu, binlerce emekçi ve ailesinin yaşadığı bir yerde!
Hatta ve hatta “Meslek Hastalıkları Hastanesi” açılsın diye vatandaşın imza kampanyası düzenlediği Körfez İlçemizde…

 ***
Sağlıkta Dönüşüm Programı ile övünen, AKP Hükümetinin;
Körfez devlet hastanesinin, prefabrik olan kısmının 99 depreminde gelen yardımlarla kurulduğu, poliklinik hizmet binasının, personel maaşlarının banka promosyonları ile yapıldığı günden beri, çağdaş modern bir yapı haline getirilmesi yerine, semt polikliniğine dönüştürülmeye çalışılmasından “sağlıkta devrim yapıyorum” derken utanması gerekmez mi?
***
Yetkililer, “hastane kapatılmayacak” diye kelime oyunu yapadursun; Hastanenin, Semt Polikliniği’ne çevrilmeye çalışılması, norm kadro sayısının düşürülmesi, hastane statüsünden çıkartılması anlamına gelmiyor mu?
Sağlık Bakanlığı’nın Personel Dağılım Cetveline göre olması gereken pratisyen hekim sayısının 7’den  3’e düşürülmesi;
72 olması gereken hemşire sayısının 38’e,  39 olan ebe kadrosunun 26’ya düşürülmesi;
 bazı branşlarda uzman doktor olmaması, kısacası norm kadroları azaltarak, daha iyi hizmet verilebileceği, aklınıza yatıyor mu?
Takdir sizin!                   

*Posta Gazetesi, Gebze Haber Gazetesi