Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Önyargı

“Önyargıları yıkmak, atomu parçalamaktan daha zor” demiş ya, Albert Einstein.
Gerçekten de öyle…
Hakikaten toplum olarak önyargılıyız ve bu önyargıların çoğu da her nedense olumsuz...
Mutlaka hayatınızın bir döneminde siz de,  deneyimlemişsinizdir.  
Herhangi bir tanıdığınız, herhangi bir konuda önyargılı ise, onun önyargısını yıkabilmek asla mümkün değildir. Adeta göbek çatlatan cinstendir.
Üstüne üstlük boşuna o insanlarla (belki de yakın arkadaşınızla) tartışmış, birbirinizi kırmış, küsmüşsünüzdür.
***
Önyargılarımız; yetiştirilme tarzımız, yaşam alanlarımızı paylaştığımız ailemiz, komşularımız, akrabalarımız, arkadaşlarımızla etkileşimlerden oluşur.   
Farkında olalım ya da olmayalım, önyargılarımız bizim yaşantımızın gidişatını belirler.
Ne yazık ki, büyük çoğunlukta olumsuz düşüncelerden oluşur ve iş, arkadaşlık, aile ilişkilerine yansır.
Bu olumsuz önyargılar başarısız olmamıza neden olabileceği gibi bazen de faciaya bile neden olabilir. 
Konu önyargı olunca,  önyargı üzerine yazılmış hikâyelerden birini paylaşmak isterim sizlerle…
***
Bir dağ köyünde, küçük bir kulübede,  eşini talihsiz bir kaza sonucu kaybetmiş, küçük bebeğiyle yaşam savaşı veren bir kadın; bir gün ormanda, yaralı bir gelincik bulur. Gelinciği kulübeye getirir ve tedavi eder. Gel zaman git zaman gelincik kadının can yoldaşı olur. Bir gün kadın gelincik ile bebeği evde bırakıp odun toplamaya gider. Eve döndüğünde, karşılaştığı manzara korkunçtur. Gelinciğin ağzı kanlıdır ve kan izleri bebeğin beşiğinden başlayıp odanın kapısına kadar devam etmektedir. 
Kadın, bu manzara karşısında çılgına döner ve hiç tereddüt etmeden gelinciği öldürür. Tam o esnada, bebeğin ağlama sesini duyar ve beşiğin yanına gittiğinde, bebeğin yanında, gelincik tarafından öldürülen yılanı görür.
*** 
Bu hikâyede olduğu gibi, insanlar da genellikle, yeterli bilgiye sahip olmadan, olayları irdelemeden araştırmadan- kim bilir bekli de kıskançlıktan-  olayları ya da insanları yargılarlar, yaftalarlar. 
Bir yaftayı, herhangi birinin sırtına yapıştıran birinin beyinden,  bunu silmek ise çok zordur.
*** 
Araştırmadan, bilgi sahibi olmadan kişilere ve insanlara önyargılı davranmak çoğu zaman her iki tarafa da olumsuz yansır;  zarar verir, ilişkileri zedeler.  
İnsanlara ve olaylara önyargılı davranmadan önce; 
Rahibe Teresa’nın  “İnsanları yargılarsanız, onları sevmeye vaktiniz kalmaz” sözünü hafızamıza kazımalı ve “atomla- matomla uğraşmak zorunda kalmamak için önyargılı olmayalım,” derim.