Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Evlilik üzerine...

Kimileri için zordur, evlilik kararı almak; kimileri içinse, çok kolay.
Kimi, kılı kırk yarıp, kırk küsur yaşına kadar beklerken; kimi de, on yedi yaşında, üç gün önce tanıştığı kişiyle evlenmeye karar veriverir!
Kararın ardından başlar, Söz, nişan, düğün seremonileri;
Bir kutu çikolata, bir demet çiçek ve de son yılların trendi tek taş pırlanta ile başlayan…
Sonra söz bohçası, nişan bohçası, takı alışverişleri, düğün hazırlıkları…
Kayınvalideye, döpiyeslik kumaş; damada, tıraş takımı, terlik, pijama, çorap.
Kayınpedere; kravat, gömlek vs.
Artık herkesin bütçesine, kültürüne, gelenek ve göreneğine göre; elden ne gelirse…
***
Sevinçli, heyecanlı, mutlu, günlerdir.
Rüya da gibidir insan; bulutların üzerinde yürüyordur da bazen olayın adı ve tarihi konduktan sonra, sorunlar da başlar.
Bir taraf ille de düğün istiyordur, diğer tarafsa sadece nikah…
Her iki taraf hem fikir olsa da, bu sefer başka bir sorun; nerede olacak, nasıl olacak?
Kız tarafı şunları, erkek tarafı bunları alacak!
Gelinlik nasıl olacak, nereden alınacak, hangi kuaföre gidilecek?
Gelin arabası, davetiye, uzaktan gelen davetlilerin konaklaması nasıl olacak?
Kafaları karıştırır ama tatlı telaşlardır bunlar…
Ama bazen bu kadar telaşe, bu kadar ritüel belki de en güzel, en mutlu geçmesi gereken günleri zora bile sokar; hatta yorar insanları…
Bir ömür boyu birlikte olmak için çıkılan yoldan dönerler; çok basit ya da ciddi sebeplerden dolayı…
Kimi düğün öncesi, takılacak takıları seçmek için gidilen kuyumcu da, kayınvalidenin suratına takıları fırlatarak son verir;
Kimi nikah saatine çeyrek kala…
Kimi gelin arabasında dayak yiyip, yerlerde sürüklendiğinde;
Kimi de evlendiği gece kendini pencereden atarak!

***
Hepimizin “evlilik üzerine” dinlediğimiz, bildiğimiz, yaşadığımız, birçok hikaye vardır; mutlu ya da mutsuz sonlanan!
Eğer evliyseniz ya da evlenip ayrıldıysanız, en azından kendi hikayeniz…

***
Ramazan’a kadar düğün /derneklerini yetiştirme telaşında olanlar için;
İstanbul’un göbeğinde bir damat, evleneceği kadını sokak ortasında dövdü. Gelinliği ile yerlerde sürüklenen genç kadın baygınlık geçirdi. Düğün karakolda bitti. Düğünün yapılacağı yere otomobille gelen gelin ve damat araç içinde tartışmaya başladı. Tartışma bir süre sonra kavgaya dönüşürken damat, gelini ağır bir şekilde darp etti. Damadın geline yönelik saldırısına gelinin akrabaları karşılık verince, kız ve erkek tarafı bir anda birbirine girdi. Yol ortasında yaşanan kavgayı vatandaşlar da kaldırımdan ve pencereden izledi.”
haberini okuyunca, bu yazıyı yazasım geldi!