Blog Arşivi

GEZİ YAZILARIM

Hoşgeldiniz





Translate

Bağışlayın


Kitap okumayı seviyorsanız, okuma alışkanlığınız varsa eğer;

mutlaka birkaç tane başucu kitabınız vardır.

Bu kitapları defalarca okumaktan asla sıkılmazsınız, sizin için adeta rehberdirler.
***
Ben kitapları çizerek okurum...

Önem derecesine göre, kurşun kalem, renkli kalem ya da fosforlu kalemle çizer;

hatta beğendiğim bölümlerin yanına notlar düşer, yıldızlar koyarım...

Başucu kitaplarımdan birini karıştırırken, Francis Bacon’un “İntikam arzusu; normalde iyileşecek yaraların, açık kalmasına neden olur” sözü ile karşılaşınca;
Aklıma, birkaç yıl önce bu konu ile ilgili yazdığım, bir köşe yazım geldi.
Özellikle kin, nefret ve intikam duygularının aşırı derecede arttığı son günlerde,
bu yazıyı tekrar tekrar okumaya ve bir bölümünü sizlerle paylaşmaya, kendimi mecbur hissettim.
***
Biz eskiden daha paylaşımcı, daha hoşgörülü, daha anlayışlı bir toplumduk sanki…
Ne oldu bilmiyorum ama gün geçtikçe paylaşımın yerini bencillik,
hoşgörünün yerini anlayışsızlık ve tahammülsüzlük aldı.
Kıskançlık, çekememezlik eskiden utanılacak duygular iken;
Şimdilerde son derece normal sayılmaya başladı.
Konuşunca ağzından bal damlayan insanlar yerine, acımasızca eleştirenler arttı.
Maskeli insanlar çoğaldı...
Vefa İstanbul’da bir semt adı olarak kaldı…
Hiç beklemediğiniz bir anda en yakın akrabanız ya da çok sevdiğiniz bir arkadaşınız,
 sizi ayağınızdan aşağı çekmeye ya da arkanızdan iş çevirmeye başladı.
Tüm bunlar, canınızı yakan insanlara karşı kin duymanıza, nefret etmenize hatta intikam duygusu beslemenize neden olmaya mı başladı?
İşte yazımın sizlerle paylaşmak istediğim bölümü:


Günlük yaşamda bilinçli ya da bilinçsiz sizi üzen, kalbinizi kıran insanlarla karşılaşabilirsiniz.

Hatta bu en yakın arkadaşınız, çok değer verdiğiniz biri de olabilir.

Hiç hak etmediğiniz tutum ve davranışlarla karşılaştığınızda bazen öfkeye kapılıp,

onlara karşı kin ve nefret besleyebilirsiniz...

Aslında öfke, kin ve nefret gibi duygular ve ´´Ben bunu hak etmiyordum’’
´´Benim gibi insana bu yapılır mı?’’ gibi olumsuz düşünceler; enerjinizi, yaşam sevincinizi azaltır.

Boşu boşuna günlerce üzülürsünüz, kalbiniz sızlar...

Olan olmuştur bir kere, bu gerçeği değiştiremezsiniz; ama bağışlayabilirsiniz...

Bağışlama çok etkili bir davranıştır, çoğu kez çözümün bir parçasıdır...

Sizi üzen ya da kıran her kimse, sizin onu bağışladığınızı bilmese de;

 kendinize bir iyilik yapın ve onu bağışlayın…
İnanın kendinizi daha iyi, daha özgür, daha hafif hissedeceksiniz.”